Gelişim bir varış noktası değil, sürekli ilerleyen bir yolculuktur.
Waca Academy olarak biz, bu yolculuğu sadece bilgi aktarma süreci olarak değil; kurumların stratejik hedeflerini destekleyen, katılımcıların potansiyelini açığa çıkaran dönüşüm odaklı bir deneyim olarak tasarlıyoruz.
Her programımız, kurumunuza ve katılımcılarınıza özel rota ile başlar, doğru yöntem ve araçlarla ilerler, eğitim sonrası sürdürülebilir gelişim adımlarıyla kalıcı etki yaratır. Amacımız, öğrenmenin eğitim salonunda bitmediği; iş hayatında ölçülebilir sonuçlara dönüştüğü bir yol haritası sunmaktır.
Bu yaklaşımımız, yetişkin öğrenme teorileri (Andragojik yaklaşım – Malcolm Knowles), davranış değişikliği modelleri (Kurt Lewin, Prochaska & DiClemente) ve modern beyaz yaka öğrenme trendleri (microlearning, blended learning, sosyal öğrenme) ile güçlendirilmiştir. Böylece her adım, bilimsel temellere dayalı, uygulamalı ve katılımcı merkezli olarak ilerler.
“Öğrenme, varış noktası olmayan bir yolculuktur; her adımı yeni bir başlangıçtır.” – John Dewey
1. İhtiyaç Belirleme:
Yolculuğun İlk Adımı
Her etkili gelişim süreci, sağlam bir ihtiyaç analizi ile başlar. Eğitim bilimlerinde, “ihtiyaç analizi”, öğrenme tasarımının temel taşı olarak kabul edilir (Kaufman, 1998). Doğru rotayı çizmek, yanlış içerik ve yöntem riskini ortadan kaldırır; bu da hem zaman hem kaynak açısından verimlilik sağlar.
Waca Academy olarak bu aşamada yalnızca “eksikleri” değil, kurumun stratejik hedeflerini, kültürel dinamiklerini ve katılımcı profillerini de analiz ederiz. Bu yaklaşım, eğitimin yalnızca bilgi aktarımı değil, doğrudan iş sonuçlarına etki eden bir gelişim süreci olmasını sağlar.
Kullandığımız Araçlar
-
Derinlemesine görüşmeler
-
Anketler ve veri toplama araçları
-
Yetkinlik bazlı değerlendirmeler
-
Gözlem raporları ve iş süreci analizleri
Bu aşamada ayrıca davranışsal ve yetkinlik hedefleri netleştirilir. Katılımcı grubunun mevcut durumu ve hedeflenen gelişim noktaları belirlendikten sonra, bir sonraki adım olan içerik tasarımında kullanılacak
vaka çalışmaları ve simülasyon senaryoları bu veriler üzerinden seçilir.
Örneğin, bir kurumda iletişim sorunlarının altında teknik bilgi eksikliği değil, psikolojik güvenlik
(Amy Edmondson, Harvard Business School) eksikliği olabilir. Bu ayrımı yapmadan geliştirilecek bir eğitim, hedefe ulaşmakta zorlanır.
Ayrıca, “katılımcı sesi” (learner voice) ilkesini benimseyerek yalnızca yönetimin değil, eğitime katılacak kişilerin beklenti ve önerilerini de dikkate alırız. Bu, daha başlangıçta öğrenme motivasyonunu artırır ve katılımı güçlendirir.
“Doğru soruyu sormak, doğru cevabı bulmaktan daha önemlidir.”
Albert Einstein
2. İçerik Tasarımı:
Katılımcı Gruba Özel Bir Yolculuk
İçerik tasarımı, öğrenme mühendisliğinin kalbidir. Yetişkin öğrenme teorileri (Andragojik yaklaşım – Malcolm Knowles) bize şunu söyler: Yetişkinler, kendi deneyimlerinden yola çıkan, problem çözmeye odaklı ve anında iş hayatına uygulanabilir içeriklere ihtiyaç duyar.
Bu nedenle Waca Academy olarak hazır şablonlar yerine, kurumun stratejik hedefleri ve katılımcı grubunun davranışsal & yetkinlik hedefleri doğrultusunda içerikler geliştiriyoruz. Sürecin ilk adımında yapılan analizler sayesinde, hangi vaka çalışmaları ve simülasyon senaryolarının kullanılacağı belirlenir. Bu senaryolar, doğrudan katılımcıların iş hayatında karşılaştığı durumları yansıtır.
Her program, teori ve pratiğin dengeli harmanlandığı, deneyim odaklı öğrenme etkinlikleri ile desteklenir:
-
Vaka çalışmaları: Katılımcıların sektörüne ve iş gerçekliğine uygun problem senaryoları.
-
Simülasyonlar: Gerçek hayata yakın, karar alma ve problem çözme becerilerini test eden uygulamalar.
-
Rol canlandırmaları: Geribildirim, müzakere, kriz yönetimi gibi alanlarda uygulamalı deneyim.
Bilimsel araştırmalar (Merrill, 2002) gösteriyor ki, öğrenme süreci ne kadar aktif katılıma izin verirse, bilgi kalıcılığı o kadar artar. Bu yüzden her modülde, “anlatma” yerine “yaptırma” metodunu önceliyoruz. Katılımcılar, yalnızca dinleyici değil; sürecin aktif aktörleridir.
Bana anlat, unuturum;
bana göster, hatırlarım;
beni dahil et, öğrenirim.”
Konfüçyüs
3. Eğitim Planlaması:
Yol haritasını birlikte oluşturuyoruz
Bir gelişim programının başarısı, yalnızca güçlü içeriğe değil, doğru ve stratejik planlamaya bağlıdır. Eğitim yönetimi literatüründe, zamanlama, yöntem ve kaynak planlaması “öğrenme transferi”nin kritik unsurlarından biri olarak tanımlanır (Baldwin & Ford, 1988).
Waca Academy olarak, bu aşamada her kurum ve katılımcı grubu için özel bir öğrenme yol haritası tasarlarız. Amacımız, eğitimin başlamasından bitişine kadar tüm sürecin kusursuz işlemesini, öğrenme çıktılarının maksimuma ulaşmasını ve eğitim hedeflerinin davranış değişikliğine dönüşmesini sağlamaktır.
-
Davranışsal ve yetkinlik hedefleri analizi: Katılımcıların mevcut yetkinlik düzeylerini ve hedeflenen davranış değişikliklerini analiz ederiz.
Planlama Adımları
Bu analiz, hangi vaka çalışmaları ve simülasyon senaryolarının kullanılacağını belirler. Böylece, her uygulama doğrudan katılımcının gerçek iş hayatındaki durumlarla örtüşür.
-
Yöntem seçimi: Yüz yüze, online veya blended formatların en uygun kombinasyonunu kurgularız.
-
Kaynak yönetimi: Eğitmen kadrosu, eğitim materyalleri, dijital platformlar ve teknik destek unsurları eksiksiz planlanır.
-
Takvim planı: Kurumun iş yoğunluğu ve katılımcıların müsaitlik durumunu dikkate alarak en verimli zaman aralıklarını belirleriz.
Ayrıca, modern beyaz yaka öğrenme trendlerine uygun olarak “öğrenme patikaları” oluştururuz. Bu patikalar, katılımcıların belirli bir sırayla ilerleyeceği modüllerden oluşur. Böylece öğrenme süreci hem yapı kazanır hem de katılımcının gelişimi adım adım takip edilebilir.
“Bir hedef plan değilse, sadece bir dilektir.”
Antoine de Saint-Exupéry
4. Eğitim Zamanı:
Yolculuk Başlıyor!
Eğitim anı, tüm hazırlıkların gerçeğe dönüştüğü, katılımcıların öğrenme yolculuğunun en dinamik bölümüdür. Waca Academy uzmanlığı, slayt odaklı eğitmen anlatımı yaklaşımı olan klasik bilgi aktarımını en aza indiririz. Bunun yerine, katılımcıların aktif rol aldığı, deneyim odaklı bir ortam yaratırız (Stolovitch & Keeps, 2011).
Waca Academy olarak, her oturumda katılımcı gruba özel tasarladığımız vaka çalışmaları ve simülasyon senaryoları üzerinden ilerleriz. Bu sayede öğrenme, teoriden çıkar, katılımcının kendi iş gerçekliğiyle bütünleşir.
Uyguladığımız Yöntemler
-
Etkileşimli oturumlar: Sorular, mini testler, tartışma grupları, vaka analizleri ve grup karar simülasyonları.
-
Simülasyonlar ve rol oyunları: Katılımcıların kendi sektöründen alınmış, gerçek hayata birebir yakın durumlar.
-
Anlık geri bildirim: Eğitmen ve katılımcılar arasında çift yönlü, anında uygulanabilir geri bildirim.
Nörobilim araştırmaları, öğrenme sırasında duygusal bağ kurulmasının bilgi kalıcılığını artırdığını gösteriyor (Immordino-Yang, 2015). Bu nedenle, içeriklerimizi hem bilişsel hem de duygusal düzeyde işleriz. Katılımcı yalnızca yeni bir şey öğrenmekle kalmaz, aynı zamanda öğrendiğini hissettiği için aklında tutar ve uygulamaya geçirir.
“İnsanlar söylediklerinizi unutabilir, ama onlara ne hissettirdiğinizi asla unutmaz.”
Maya Angelou
5. Hatırlatıcı Unsurlar:
Gelişimi Destekleyen Adımlar
Eğitimden öğrenmeye geçişte en kritik engel, bilginin hızla unutulmasıdır. Ebbinghaus’un Unutma Eğrisi (1885) bize gösteriyor ki, tekrar edilmeyen bilgi birkaç hafta içinde %70’e varan oranda kaybolur. Bu durum, öğrenme içeriğinin iş hayatında uygulanmadan unutulmasına yol açar.
Waca Academy olarak, bu sorunu ortadan kaldırmak için katılımcı gruba özel tasarlanmış hatırlatıcı sistemler kuruyoruz. Bu sistemler, eğitim sırasında kullanılan vaka çalışmaları ve simülasyon senaryolarını merkeze alır; böylece hatırlatma yalnızca teorik bilgi üzerinden değil, katılımcının bizzat deneyimlediği gerçekçi durumlar üzerinden yapılır.
Kullandığımız Hatırlatıcı Yöntemler
-
Mikro içeriklerle pekiştirme:
Eğitimde kullanılan vaka senaryolarından yola çıkarak hazırlanmış kısa videolar, infografikler ve interaktif quiz’ler. -
E-posta hatırlatıcıları: Anahtar kavramların, tekniklerin ve simülasyonlardan çıkan öğrenme noktalarının belirli aralıklarla tekrar edilmesi.
-
Eylem görevleri: Katılımcının, öğrendiğini hemen iş ortamına taşıyabileceği küçük, ölçülebilir görevler.,
Bu yaklaşım, spaced repetition (aralıklı tekrar) ve retrieval practice (geri çağırma) tekniklerinin birleşimidir. Araştırmalar (Roediger & Butler, 2011) bu iki yöntemin birlikte uygulanmasının uzun vadeli öğrenme ve davranış kalıcılığı üzerinde güçlü bir etkiye sahip olduğunu kanıtlamıştır.
“Bilgi tekrarlandıkça güçlenir.”
Seneca
“Gerçek öğrenme, sınıfta başlar;
hayatın içinde olgunlaşır.”
6. Takip ve Destek:
Öğrenmenin Yolculuğu Eğitimle Bitmez
Gelişim, tek seferlik bir etkinlik değil; sürekli beslenmesi gereken bir süreçtir. Eğitim salonundan çıktıktan sonra asıl önemli olan, kazanılan bilgi ve becerilerin gerçek iş ortamına taşınması ve kalıcı davranış değişikliğine dönüşmesidir.
Waca Academy olarak, bu sürdürülebilirliği sağlamak için her adımı katılımcı gruba özel kurguluyoruz. Eğitim süresince kullanılan vaka çalışmaları ve
simülasyon senaryoları, program sonrası dönemde de ölçümleme ve pekiştirme aracı olarak devreye giriyor.
Bu yaklaşımımız 70-20-10 öğrenme modeli ile uyumlu şekilde tasarlanır:
-
%10 – Formal Eğitim: Eğitim oturumlarımızda, katılımcılar kendi kurumlarına uyarlanmış vaka ve simülasyonlarla kavramsal temeli kazanır.
-
%20 – Sosyal Öğrenme: Simülasyonlar ve grup çalışmaları sonrası yapılan geri bildirim seansları, katılımcıların birbirinden öğrenmesini sağlar.
-
%70 – İş Başında Deneyim: Eğitimde kullanılan senaryolar, gerçek iş ortamında uygulanarak öğrenmenin pekişmesini ve performansın artmasını sağlar.
Takip sürecinde;
-
Yetkinlik App ile dijital ilerleme takibi,
-
Birebir koçluk seansları,
-
Gelişim raporları ve
-
Topluluk tabanlı öğrenme grupları (peer learning) ile her katılımcının gelişim yolculuğu sürekli desteklenir.
